Ölüme Neden Olan Hastalıklar: Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir Bakış Hepimiz bir noktada ölüme yaklaşan bir hastalıkla karşılaşırız, ya da sevdiklerimizin bu tür bir hastalığı yaşadığını görürüz. Ancak ölümün sadece biyolojik bir son olmadığını, onun kültürel, toplumsal ve bireysel boyutlarının da olduğunu göz ardı edemeyiz. Bugün, ölüme yol açan hastalıkları ele alırken, bunları sadece fiziksel bir hastalıklar zinciri olarak görmek yerine, farklı kültürlerde ve toplumlarda nasıl algılandıklarını, ne şekilde başa çıkıldığını ve bunun kişisel ve toplumsal dinamiklere nasıl yansıdığını tartışacağız. Gelin, bu konuyu hem küresel hem de yerel perspektiflerden inceleyelim. Küresel Perspektifte Ölüme Neden Olan Hastalıklar Dünyanın dört bir yanında…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Hadi A101 Kimin? Bir Perakende İmparatorunun Ardındaki Hikaye Bir sabah, kahvenizi içerken A101’in her köşe başında karşınıza çıkan o ikonik reklamı fark ettiniz mi? “Hadi A101!” diye seslenen o tanıtımlar, artık alışveriş yaparken aklınızda yer etmiş durumda. Peki, bu A101 kimin? Bu sorunun ardında, sadece büyük bir perakende zinciri değil, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik ve toplumsal yapısını şekillendiren bir hikaye var. A101, Türkiye’nin dört bir yanında neredeyse her mahallede yerini almış, 10.000’den fazla şubesiyle hızla büyüyen bir perakende markası. Ancak bir perakende devinin doğuşu, sadece stratejik iş kararlarından ibaret değil. Aynı zamanda, bir vizyon ve bu vizyonu hayata geçirebilmek için…
Yorum BırakHafta Sayısı Nedir? Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir Bakış Hepimiz, hafta sayısını bildiğimizde bir şekilde rahatlarız, değil mi? Pazartesi başlar, Cumartesi biter ve o kadar. Ancak, “hafta sayısı” dediğimizde, bu kavramın yalnızca bir takvim birimi olmaktan çok daha fazlası olduğunu fark etmek gerekiyor. Hafta sayısı, aslında kültürler arası farklılıkları, yerel gelenekleri ve global dinamikleri yansıtan ilginç bir kavram. Bazen, hafta sayısı bir başarı ölçütü, bazen de toplumsal ritüellerin temel bir parçası olabilir. Peki, küresel bir bakış açısıyla hafta sayısının anlamı nedir? Farklı toplumlar ve kültürler bu kavramı nasıl şekillendiriyor? Erkekler genellikle başarı ve pratik çözümler üzerine odaklanırken, kadınlar ise bu…
Yorum BırakHava Basıncı Yükseldikçe Artar mı? Geleceğe Dair Fikirler Hepimiz, hava basıncının yükseldikçe ne olacağına dair çok net bir fikre sahibiz. Ama ya gelecekte, teknoloji ve yaşam koşullarımız değiştikçe, hava basıncının etkileri daha farklı bir boyut kazanırsa? Merak etmiyor musunuz? Geleceğe dair bu basit ama derin soruyu hep birlikte inceleyelim. Hava basıncının yükseklikle olan ilişkisini anlamak sadece bilimsel bir konu değil; aynı zamanda toplumsal, insani ve stratejik anlamlar da taşıyor. Hadi, bu konu üzerine birlikte kafa yoralım! Bence, bir atmosferin ne kadar değişebileceği ve yükseldikçe nasıl farklı sonuçlar doğurabileceği üzerine düşündükçe, gerçekten ilginç bir tablo ortaya çıkıyor. Bugün bunun üzerinde daha…
Yorum BırakRemiz Ne Demek? Bir sabah, kahvemi alıp pencerenin kenarına oturmuş, dışarıdaki yağmur damlalarının pencereme çarparken çıkardığı sesi dinliyordum. Gözlerim bir noktada kayboldu, beynim bir yerlere gitmişti… O an bir arkadaşımın bana sorduğu bir soru geldi aklıma: “Remiz ne demek?” Gerçekten de düşündüm. “Remiz” sözcüğü çok anlamlıydı ama aslında derinlemesine bir anlam taşır mıydı? Ya da sadece bir kelime mi? Kimi zaman bazı kelimeler bir nehir gibi akar, bazıları ise bir dağ gibi sessizce büyür. Bu yazımda, bir kelimenin ne kadar derin olabileceğine dair yaşadığım bir deneyimi, “remiz” kelimesini hayatımda nasıl keşfettiğimi paylaşacağım. Belki de bu kelimenin hikâyesi size de bir…
Yorum BırakBirçok insan, Arapça kelimelerin gücünü ve anlamını sadece bir dil bilgisi olarak değil, aynı zamanda toplumsal ve kültürel bir bağlamda da anlamaya çalışır. Arapçanın farklı anlam katmanları, onun ne kadar derin bir dil olduğunu gösteriyor. “Hazırun” kelimesi de bunlardan biri. Peki, bu kelime Arapça’da tam olarak ne anlama geliyor? Bu yazıda, bu kelimenin tarihî ve kültürel kökenlerini, modern anlamını ve halk arasında nasıl kullanıldığını keşfedeceğiz. Hazırun, Arapçaya dayalı bir kelime olup, kelime anlamı olarak “hazır” veya “bulunma” anlamına gelir. Ancak bu, sadece bir fiziksel durumu tanımlamaktan çok daha fazlasıdır. Arapça’da “hazır” kelimesi, bir kişinin bir yerde bulunması, bir toplantıya katılması…
Yorum BırakHayvanların ölümünden sonra onları tanımlamak, aslında çok basit bir mesele değil. Çoğumuz bu durumu ya bir “kadavra” ya da “leştir” olarak tanımlıyoruz, ancak bu terimler hayvan türüne, ölünün durumuna ve bağlama göre değişkenlik gösterebilir. Peki, hayvan ölüsüne ne denir? Bu sorunun ardında biyolojik, kültürel ve toplumsal birçok katman bulunuyor. Herkesin bir hayvan öldüğünde hissettikleri farklıdır; bir erkeğin pratik yaklaşımı ile bir kadının duygusal bakış açısı arasında çok belirgin farklar olabilir. Haydi, hep birlikte hem bilimsel hem de insani açıdan bu önemli konuya göz atalım. Biyolojik açıdan baktığımızda, hayvan ölüsüne birkaç farklı terimle yaklaşılabilir. Örneğin, ölü bir hayvanın kalan kısmı “kadavra”…
Yorum BırakFersah: Zamanın ve Mesafelerin Ölçüsü Hepimiz zaman zaman derinlemesine düşündüğümüzde, kelimelerin ne kadar büyük anlamlar taşıyabileceğini fark ederiz. Bir kelime, bazen sadece anlamını değil, arkasındaki kültürleri, yaşam tarzlarını, geçmişin izlerini de getirir. Bugün, size böyle bir kelimenin peşinden gitmek istiyorum: Fersah. Bunu ilk duyduğumda, kulağa sadece bir mesafe birimi gibi geldi. Ama daha derine inince, zaman, toplum ve kültürle bağlantılı çok daha geniş bir anlam taşıdığını fark ettim. Fersah, aslında sadece bir ölçü birimi değil; aynı zamanda bir kültürün, bir toplumun, hatta bir insanın zihninde yer eden bir uzaklık, bir mesafe algısıdır. Kelimenin kökeninden bugüne kadar nasıl evrildiğini, günümüzde nasıl…
Yorum BırakBasiretli Ferasetli Olmak: Bir Hikâyenin İçinde Yolculuk Bazen kelimeler sadece anlamlarını değil, hayatın içindeki sınavlarımızı da taşır. Bugün sizlere “basiretli ferasetli” olmanın ne demek olduğunu anlatmak istiyorum. Ama kuru bir açıklamayla değil, bir hikâyeyle… Çünkü bazı şeyleri hissetmeden anlamak mümkün değil. Köyün İçindeki Fırtına Bir zamanlar küçük bir köyde, herkesin güven duyduğu iki insan yaşardı. Mehmet, stratejik düşünmeyi seven, çözüm odaklı ve pratik adımlarla hareket eden bir adamdı. Zeynep ise kalbiyle gören, insanları dinlemeyi bilen, empatiyle yaklaşan genç bir kadındı. Köy, uzun süredir süren kuraklık yüzünden zor günlerden geçiyordu. Tarlalar verimsizleşmiş, insanlar umutsuzluğa düşmüştü. O gün köy meydanında herkes toplanmış,…
Yorum Bırak1 insan ne kadar et yemeli? Ondokuz MAYLIS Üniversitesi (OMU) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Beslenme Bölümü Başkanı. Pizar Dümed Kaya, Eid al-Adha her öğünü ifade ederek tüketilmemelidir: “Her öğünde mümkün olduğunca fazla et tüketmemeliyiz. Bir kişinin günlük et gereksinimi 100-150 gram olduğundan” dedi. 1 kişi ne kadar et yer? Beslenme uzmanımızın önerisinden sonra; Sadece et yediklerine inanırsak, kişi başına ortalama et kısmı pişirilir ve kemiksiz yaklaşık 150 ila 200 gramdır. Bu pişmiş eti 250-400 gram çiğ olarak hayal edebilirsiniz. Bir insan 5 kilo yemek yiyebilir mi? 5 kilo yiyecek elbette mümkün, ama zor olacak ve muhtemelen oldukça hasta hissedecek.…
Yorum Bırak